Microsoft Azure IaaS (Infrastructure as a Service), PaaS (Platform as a Service) ve Saas (Software as a Service) gibi pek çok servis modeline sahip. Azure sağladığı servis modellerinin yanı sıra SLA süreleri, güvenlik, ölçeklenebilirlik, hız ve performans gibi konularda da oldukça başarılı. Alttaki resimde cloud ortamlarının genel modellerini görebilirsiniz. En solda yer alan On Premise modeli sizin kendi veri merkeziniz oluyor.

Günümüzde çoğu kurum uygulama ve sunucularını yukarıda bahsettiğimiz IaaS, PaaS ve SaaS gibi modellerden birini kullanarak bulut ortamına taşınıyor. Ne var ki bazı kurumlar bulut bilişimin yukarıda bahsettiğimiz avantajlarından yararlanamamaktadır. Özellikle kamu ve bankacılık sektöründeyseniz yasal prosedürler zaten elinizi kolunuzu bağlıyor. Bu durum sizi kendi özel bulutunuzu (Private Cloud) kurmaya itiyor. Bir diğer senaryo da kurum olarak altyapınız yani veri merkeziniz için zamanında fazlasıyla yatırım yapmış olabilirsiniz. Tabii ki böylesi bir yatırımı da çöpe atıp buluta geçmek mümkün olmuyor. Tüm servislerinizi buluta taşımak yerine hibrit bulut (Hybrid Cloud) modelini uygulayabilirsiniz. Hibrit bulutta bazı servisleriniz Public Cloud‘da çalışıyorken bazı servisleriniz de veri merkezinizde çalışıyor olacak.

Microsoft 2013 yılında hibrit bulut modelini desteklemek için Windows Azure Pack isimli ürününü duyurdu. Azure Pack kendi veri merkezinizde çalışan, çoklu kullanımı destekleyen ve Azure benzeri bir HTML5 portalı olan bir self servis buluttur. Bunun yanı sıra Azure Pack’in Windows Server ve System Center gibi veri merkezinizdeki varolan yazılım ve donanıma bağlığı olduğunu da hatırlatmakta fayda var.

Geçen sene Mayıs ayında gerçekleşen Ignite konferansında Microsoft, yeni hybrid cloud platform ürünü olan Azure Stack‘i duyurmuştu. Birkaç gün önce de bu ürünün ilk önizleme sürümü yayınlandı.

Azure Stack ile Azure Pack’in farklı ürünler olduğunu vurgulamak gerekir. Örneğin Azure Pack tarafında oluşturmuş olduğumuz bir sanal makina şablonunu Azure tarafında kullanamayız. Çünkü Azure tarafındaki sanal makina konsepti Azure Pack’ten farklı bir yapıya sahip. Stack tarafında tahmin edeceğiniz gibi konseptler birebir aynı olduğu için kendi veri merkezlerinizde oluşturduğunuz şablonları Azure tarafında da uyumlu bir şekilde çalıştırabiliyorsunuz.

Azure Stack, Microsoft Azure bulut deneyimini kendi veri merkezinizde tam anlamıyla uyumlu bir şekilde aynı API ve aynı teknolojiyle size sağlayabilen bir ürün. Düşünsenize yıllardır yatırım yaptığınız veri merkezinizi bir bulut sağlayıcısına dönüştürebiliyorsunuz ki bana göre bu muazzam bir şey. Microsoft’un bu girişimi diğer bulut sağlayıcıları karşısında da çok büyük bir avantaj sağlayacak gibi görünüyor. Günümüzde müşterinin ihtiyaçlarını iyi analiz eden ve stratejik kararlarında müşteri geri bildirimlerini göz önünde bulunduran şirketler bulut savaşlarında her zaman kazanacaktır.

Meraklıları Azure Stack’in teknik önizleme sürümü buradan indirilebilir. Ayrıca buradan da Microsoft Azure Stack ile ilgili güncel dökümantasyonlara ulaşabilirsiniz.